Bir selvi ağacı düşünün uzun ve göğe yükselir. Kolay kolay başı eğilmez. Uzaktan bakınca renginden dolayı göze çarpar çünkü yeşil tonunun koyu olmasından diğer ağaçlardan farklı durur. Selvi ağacı 2000 yıl yaşar ve çok yavaş büyür. Nemli topraklarda yetişir ancak kökleri çok sağlamdır. Yavaş yavaş büyür ve kaygan zemine rağmen asla boyun eğmez. Evet değerli okurlar , üç gün önce 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günüydü. Türkiye’de gazetecilerin durumu son 20 yılda oldukça zordur çünkü toprak yaştır ve kaygandır. Dik durursan toprağı sularlar ve toprağı iyice yumuşatırlar. Ancak etik değerlere saygı duyan gazeteciler selvi ağacı misali savundukları doğruya sarılırlar. Genç bir kardeşiniz olarak belki de bu mesleğin zorluklarını büyüklerim kadar yaşamadım. Biliyorum ki bu meslek zorlukları olsa da güzel. Ancak şunu da biliyorum ki bu meslekte doğruyu yazarsan faşisti, demokratı, solcusu, sağcısı kim olursa olsun ucu ona dokunuyorsa toprağa su katmak için hareket ediyor ve tepki veriyor.

 

10 Ocak Çalışan Gazeteciler günü doğrudan yana korkmadan yazan tüm basın mensuplarına kutlu olsun.

 

‘YENİ İL BAŞKANI’

Bu yazıma başlamadan önce bu kutlamayı yapmadan geçemezdim değerli okurlar. Haftalardır İzmir’in gündemini meşgul eden CHP İzmir İl Başkanlığı ataması 9 Ocak Pazartesi CHP Genel Merkezi tarafından belirlendi. Benimde bir önceki yazımda yer alan isimlerden biri olan Şenol Aslanoğlu bu sürecin sonunda İl Başkanı olarak iki gün önce 19.00’da görevi teslim aldı. Örgütün de merak ettiği konulardan birisi ise süreci nasıl yöneteceğidir. Bakalım Şenol Aslanoğlu bu süreci nasıl yönetecek. Kendisine yeni görevinde başarılar dileklerimi iletiyorum.

 

‘REİS HEP İKTİDAR’

 

Türkiye’nin kader seçimi diye addedilen genel seçimlerde süreç farklı işliyor. 6’lı masanın yapmış olduğu 9 saatlik toplantıda biliyoruz ki cumhurbaşkanlığı adayı tartışılmaya başladı. Değerli okurlar hepimizin akıllarında soru işaretleri var biliyorum. Ancak 6’lı masanın adayı kim olursa olsun verilen mücadele isim mücadelesi değil. Verilen mücadele cumhuriyet mücadelesi. Türkiye tarihi boyunca çok fazla diktatör ile tanıştı ama hiçbiri bu kadar uzun soluklu ve sömürücü bir tanışıklık olmadı. Hiçbirinin diktatörlüğü bu kadar keskin ve uç noktada da olmadı. Süleyman Demirel’in başbakan olduğu dönemde bir sanatçı ‘Süleyman Hep Başbakan’ diye şarkı yazıp o zamanını yönetimini eleştire biliyorken şu anda sosyal medyada bir eleştiriyi beğendiniz ve paylaştınız diye yargılanabiliyorsunuz. Köşe yazılarımızı yazarken kullandığımız kelimelere dikkat etmek zorunda kaldığımız bir dönemden geçiyoruz. Gerçi bizim ülkemizde hangi görüşten olursa olsun basına saygı kültürü oluşmamış durumda. A partisi de iktidara gelse B partisi de iktidara gelse basına saygı kültürü olmayınca ufak tefek de olsa müdahaleler olacak. Çünkü toplumun bu kültürü edinme gibi bir derdi yok. Konumuza geri dönecek olursak 2023 seçimleri ülkemiz adına demokrasiyi ve cumhuriyeti korumak için son dönüş olacak. Çok değerli Fikret Kızılok ‘Süleyman Hep Başbakan’ dedi. Ben de diyorum ki ‘Reis hep iktidar hep iktidar’

 

D emokrasi dedi 20 yıl geçti

İ nşallah dedi dua etti

K andı kandırıldı

T emmuz’da oynadı

A sgari ücret can yaktı

T amam dedi, reis hep halkı kandırdı

Ö zgürlük hayal oldu

R eis hep iktidar hep iktidar.

NOT; Temel Reis 2023’de adaya veda edecek