Biliyorsunuz ki 18-19 Haziran'da yediden yetmişe herkesin diploma almak için kimine göre ise daha güzel bir gelecek planlayabilmek için 3 milyon vatandaş üniversite sınavına girdi. Peki, neden bu kadar fazla kişi sınava bu sene girdi? Hemen açıklayalım. Geçtiğimiz yıllarda dünyamız kötü huylu bir virüs nedeni ile çok büyük sorunlar yaşadı. Dünya üzerinde eğitim durdu, iş hayatı durdu, sokağa çıkma yasakları geldi kısacası hayat durdu. İnsanlar sevdiklerini kaybetti, psikoloji altüst oldu. Yaşam koşulları ve teknolojisi ileri seviyede olan ülkeler bu hastalıkla baş etmenin sistemlerini bulsa da Türkiye bu ülkeler gibi süreci iyi yönetemedi. Örnek vermek gerekirse eğitimde sınıfta kaldı. Uzaktan eğitim sistemleri ülkenin batısında teknolojik aletler ve internet sayesinde imkanları olanlar için söz de verimli olsa da ülkenin doğusunda ve maddi durumu düşük olan aileler için fiyaskodan başka bir şey olmadı. Elbette ki bu fiyaskonun geçtiğimiz sene üniversite sınavına etkileri de oldukça fazla.

Gelelim 2022 yılı üniversite sınavına, bildiğiniz gibi herkesi kafasında aynı soru 3 milyonun girdiği, barajın kalktığı bu sınavda alınan puanlar mı etkili olacak, yoksa sırlamalar mı? Bu büyük sorunun cevabı ne zaman verilecek? Bu stresi yaşayan gençler tercih sürecinde ne yapacak? Sınavdaki bu yığılma nasıl giderilecek? Kısacası her koşulda gençleri ve vatandaşı bu strese sokanlar bunun hesabını nasıl verecek?

Bakalım bu yığılmanın sebepleri nelermiş?

1-) Pandemi sürecini okuldan uzak şekilde zoom üzerinden yeterli verimi almayan öğrenciler 2021'de girmiş olduğu sınavdan başarılı bir şekilde çıkması beklenemezdi. Yetersiz eğitim ile sınava girenler ve başarısız olan öğrenciler mezuna kalıp bir sonraki sınavın takvimini tuttu.

2-) İlk başta iktidarı elden kaçırmamak için ittifak dahilinde olan partiler meclise girsin çoğunluk ellerinde olsun diye barajı düşürdüler baktılar ki işe yaradı her halde her yerde işe yarayacağını sanarak geçen sınavlarda açıkta kalan fazla olduğu için bu sınavdaki barajı düşürmektense komple kaldırdılar. Tabi sınava talep arttı çünkü Türkiye düzleminde artık her iş yeri üniversite diploması ister duruma geldi. Hâlbuki gözden kaçan bir şey var cumhurbaşkanının diplomasızı olurken neden işçinin de diplomasızı olmasın? Gelelim bu maddenin sonuna öğrenciler harici diplomam olsun diyen vatandaşlarımız da barajın kaldırıldığını duyması ile birlikte şanslarını denemek istediler.

3-) Bir de ülkemizde şöyle bir gerçekte var, "bedelli olmuş seksen küsur bin TL 6 ay askere gidersem hayatım aksayacak zaten yaşam şartları zor en iyisi üniversite sınavına gireyim de tecil ettireyim bir ihtimal iktidar değişir bedelli ucuzlar veya askerlik zorunluluktan kalkar."

Tabii ki sayabileceğimiz birçok neden var. Bunlar ise sadece bir kaç tanesi. Asıl sorun gençlerin geleceği ile eğitimi ile oynayan bu sistem. Hiçbir bir genç gelecekte ben ne yapacağım, nasıl bir iş kuracağım, üniversiteyi okuyorum ama mezun olduktan sonra ne iş yapacağım gibi soruları düşünmek zorunda değildir. Bu soruları hükümet kendisine sorup gençlere uygulamış olduğu sistemler ve hayata geçirmiş olduğu politikalar ile cevap vermek zorundadır. Bu sosyal devletçiliğin bir zorunluluğudur.

Gençler, Ti ye alanları Ti ye alıyor!

20 senedir ekonomi çok iyi, eğitim ileri seviyede, Avrupa bizi kıskanıyor diyerek halkı ti' ye alan iktidarı artık gençler 'ti' ye alıyor. Vakit çok daraldı, AKP error veriyor. 20 senelik oyunda artık gençler 2023'te fatality ile game over diyecek. Bunun yankılarını duymak çok zor değil. 19Temmuz' da açıklanan üniversite sonuçlarının puanlar ve sıralamaları geçtiğimiz yıllarla karşılaştırdığımızda bir sonuca varılamayışı herkesi bilinmeyen bir denkleme sokmuş durumda. Ancak 20 senenin vermiş olduğu tecrübe sayesinde artık şaşırmıyoruz bizi 'ti' ye alanları ti' ye alıyoruz. Nasıl yani derseniz 3 gün boyunca Twitter'da atılan Tweet'leri okumak çok zevkli. İşte sizlere atılan tweetlerden bir kaç tanesini seçtim

 

Evet gördüğünüz gibi gençlerde son durum bu. Bence bu sefer Profösör olacak olan bizler değil bu işin içinden çıkması gereken yetkililer. Peki ünlülerden ve siyasilerden konu hakkında gelen tweetler nasıl? onlardan da sizler için seçme yaptım;

 

Evet, her şey gördüğünüz gibi Türkiye düzleminde değişen bir şey şu anda olmayabilir ancak inanıyoruz ki bir dahaki seçimde her şey çok güzel olacak. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere.

(Türkiye'de ve Yunanistan'da bir gelenek vardır. Fedon denize düştüğünde yaz gelmiş demektir. Fedon 2 ay önce denize düştü,yaz geldi anca biz hala tatil yapamadık. İşte o yüzden hazır sınavlarda açıklanmışken bana müsaade. Merak etmeyin sadece önümüzdeki hafta yazı yazmayacağım sonrasında tekrar sizlerle siyaseti değerlendireceğimiz, kulis bilgileri vereceğimiz, ülkede olan bitenleri konuşacağımız yazılara devam edeceğiz. Şunu da eklemeden geçmeyeyim yazılarımı yazdıktan sonra okuyup, düzeltip kahrımı çeken canım editörüm aynı zamanda ablam olan Simge Tokgöz'e teşekkür ediyorum. Lna da yazılardan uzak bir haftada mutluluklar diliyorum. İyi haftalar sizlerin olsun.